15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsünün 9. yıldönümü dolayısıyla Bingöl’de ‘Demokrasi ve Milli Birlik Günü' etkinlikleri büyük bir katılım ve coşku içerisinde gerçekleştirildi.

Anma etkinlikleri kapsamında öncelikle Valimiz Dr. Ahmet Hamdi Usta ve İl Protokolü, Bingöl Şehitliğini ziyaret etti. Programda şehitlerimiz için Kur’an-ı Kerim okundu, dualar edildi ve şehitlik anıtına karanfil bırakıldı.

Daha sonra Merkez Ulu Camii’nde aziz şehitlerimiz ve ebediyete irtihal etmiş kahraman gazilerimiz için Mevlid-i Şerif okutuldu, dualar edildi.

Anma programı; Valimiz Dr. Ahmet Hamdi Usta, 49. Komando Tugay Komutan V.  Albay Ertan Buğday, Belediye Başkanı Erdal Arıkan, Cumhuriyet Başsavcı V. Yunus Yaşlı ile protokol üyeleri, STK temsilcileri ve vatandaşlarımızın katılımları ile Hacı Hıdır Camii önünden 15 Temmuz Direniş Meydanına yapılan ‘Bayrak Yürüyüşü’ ile başladı.

Dev Türk Bayrağı eşliğinde gerçekleşen yürüyüş sonrasında anma programı 15 Temmuz Direniş Meydanında İstiklal Marşı ve Saygı Duruşu ile başladı. Kur’an-ı Kerim Tilaveti ve şehitlerimizin aziz ruhları için yapılan dua sonrasında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın canlı yayın konuşması büyük heyecan ve dikkatle izlendi.

Günün anlam ve önemine binaen yaptığı konuşmada Gazi Mehmet Akif Özdemir “15 Temmuz gecesi milletçe çok anlamlı bir duruş sergiledik. O gece yaşananlar, birlik ve beraberliğimizin ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha ortaya koydu” dedi.

Ardından konuşan Bingöl Üniversitesi Rektör V. Prof. Dr. Abdülhakim Koçin “15 Temmuz, milletimizin demokrasiye ve milli iradeye sahip çıkma kararlılığının açık bir göstergesi olmuştur. Bu bilinç, geleceğimizin en güçlü teminatıdır” dedi.

Daha sonra konuşmasını yapmak üzere Bingöl Belediye Başkanı Erdal Arıkan sahneye davet edildi.

Arıkan konuşmasında “Bu aziz millet; O gece sadece tanklara karşı değil, korkulara, ihanetlere ve esarete karşı da dimdik durdu. Şehitlerimizin canıyla yazdığı bu destanı unutmamak, unutturmamak boynumuzun borcudur. Aziz şehitlerimizi rahmetle, kahraman gazilerimizi minnetle anıyoruz” dedi.

Son olarak kürsüye teşrifleri arz olunan Valimiz Dr. Ahmet Hamdi Usta ise şunları söyledi:

““15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” anma etkinlikleri kapsamında bu akşam bir kez daha demokrasi nöbetindeyiz.

Dosta güven, düşmana korku salan programımıza hoş geldiniz diyor; sizleri en samimi duygularımla, sevgi, saygı ve muhabbetle selamlıyorum. 

Öncelikle; 9 yıl önce bu gece hayatını kaybeden aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun.

O gece ölüm kusan tankların ve yağmur gibi yağan mermilerin karşısında duran kahraman gazilerimize şükranlarımı arz ediyorum.

Aynı şekilde, 15 Temmuz gecesi yurdun dört bir yanında ve bu meydanda büyük bir sorumluluk duygusu ve bilinçle, ezana, bayrağa, meclise sahip çıkan tüm vatandaşlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Allah sizlerden razı olsun. Ayağınız taşa değmesin.

Kıymetli hemşehrilerim,

15 Temmuz 2016 gecesi; vatanımıza ve bayrağımıza kasteden hainlere karşı milletimizin sarsılmaz bir iman ve büyük bir cesaretle karşı durduğu gecenin adıdır. O gece tanklara gövdesini siper eden ve ölüm hemen yanı başlarında dolanırken sokaklardan çekilmeyi akıllarından bile geçirmeyen milletimiz bir kez daha çocuklarına izzet ve onur yüklü bir hikaye bırakmıştır.                                                                                                     

Çünkü o gece, “Birliğin, Direnişin ve Mücadelenin Adı Türkiye”ydi.

Binlerce yıllık tarihinde sayısız savaşları, felaketleri ve zor dönemleri geride bırakan milletimiz, o gece, devlet içine sızmış, ülkemizi parçalamak ve milli iradeyi yok etmek isteyen içimizdeki hainlere karşı, tarihe altın harflerle yazılmış bir demokrasi zaferi kazandı.

O gece milletimiz, sadece bir darbeyi değil; esareti, ihaneti ve korkuyu da bozguna uğrattı. Milletimizin vatan sevgisi, içimizdeki hainlerin karanlık hesaplarını alt üst etti.  Milletimizin kararlı duruşu işbirlikçilerin çirkin planlarını yerle bir etti. Geçmişi şan ve şerefle yazılmış, geleceği hakikat ve imanla kurulmuş aziz milletimiz o gece bir kez daha tüm dünyaya şunu haykırmıştı:

‘İnancın, Cesaretin ve Kahramanlığın Adı Türkiye’dir.’

Değerli Hemşehrilerim,

Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine meydanları dolduran milyonlar, o gece yalnızca bir direniş göstermedi; aynı zamanda dünyaya da bir mesaj verdi. O mesaj çok açık ve netti: “Demokrasinin ve Bağımsızlığın Adı olan Türkiye”de artık darbeye, vesayete, ihanete geçit yoktu.

Bugün bizler de burada bir kez daha haykırıyoruz ki: hiçbir odak ‘Büyük ve Güçlü Türkiye’ hedefimizi engelleyemez. Hiçbir güç, bu milletin iradesine zincir vuramaz. Hiçbir ihanet, bu toprağın ruhunu teslim alamaz. Çünkü bu topraklarda doğan her çocuk, yerin altında kefensiz yatan şühedanın hatırasına sahip çıkmanın ve özgürlüğün ne demek olduğunu çok iyi bilir. Ve Türkiye Cumhuriyeti’nin her vatandaşı çok iyi bilir ki ‘Özgürlüğün ve İstiklalin Adı Türkiye’dir.

Saygıdeğer Kardeşlerim,

15 Temmuz gecesi vesilesiyle bir kez daha ezan, vatan ve bayrak aşkıyla toprağa düşen tüm şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi de minnetle anıyorum. O gecenin isimsiz kahramanlarına şükranlarımı sunuyorum. Ve tüm dünyaya bir kez daha haykırıyoruz: her karış toprağı ecdadın kanıyla sulanmış ve milletimizin duasıyla korunmuş bu toprakları bizler de sonsuza kadar koruyacağız. Şehitlerimizin ve gazilerimizin aziz hatıralarını yaşatacak, emanetlerine sonsuza kadar sahip çıkacağız.

Çünkü, ‘Vefanın Adı Türkiye’dir.

Çünkü, ‘Dayanışmanın Adı Türkiye’dir.

Ve asla unutmayalım ki; bu mücadele yalnızca geçmişin değil, geleceğin de teminatıdır. Gençlerimizin yüreğinde bu ruh yaşadıkça, hiç kimse bu milleti dize getiremeyecektir. Kadınlarımızın ve yaşlılarımızın kalbinde bağımsızlık ve özgürlük bilinci yaşadıkça hiçbir hayasız akın Türkiye surlarında gedik açamayacaktır. Ve 15 Temmuz tarihi asla bir takvim yaprağı olarak kalmayacak, ebedi bir karşı koyuşun, direnişin ve dirilişin sembolü olmaya devam edecektir.

Çünkü ‘Mücadelenin Adı Türkiye’dir…

Ezanımıza ve bayrağımıza uzanan eller kırılır, kutsal mabetlerimize ve gazi meclisimize dokunan eller parçalanır, efendimiz Hz. Muhammed’e uzanan diller kesilir, milletimizin iradesine dikilen gözler yer ile yeksan edilir.

Çünkü ‘İnancın Adı Türkiye’dir.

Kıymetli Kardeşlerim,

Milletimizin iradesini ve çocuklarımızın yarınlarını karanlık güçlere peşkeş çeken bu hain terör örgütüyle mücadelemizi yurt içinde ve yurt dışında hız kesmeden kararlılıkla sürdüreceğiz.

Bingöl olarak, Kurtuluş savaşını kazanan iradeyi bu topraklarda ilelebet hakim kılacak; barışı, kardeşliği, birlik ve beraberliğimizi sonsuza dek yaşatacağız. Kendimizi dahili ve harici hiçbir odağa kullandırtmayacağız. Bize sufle vererek bizi bölmek isteyenlere, kardeşi kardeşe kırdıranlara ve bu topraklarda hakimiyet hayalleri kuranlara asla geçit vermeyeceğiz. Ortak paydamızın Türkiye olduğunu ve başka bir ülkemizin olmadığını asla unutmayacağız ve unutturmayacağız.

15 Temmuz 2025 akşamı Bingöl’den hep birlikte diyoruz ki; biz biriz, beraberiz, bütünüz. Hiç kimse ve hiçbir güç Bingöl’de sahip olduğumuz dostluğu, kardeşliği ve birliğimizi bozamayacaktır.

Ve söz veriyoruz ki; birliğimizin sembolü bayrağımızı indirtmeyeceğiz, ezanları susturtmayacağız, vatanımızı böldürtmeyeceğiz, kardeşliğimizi bozdurtmayacağız.

Şanlı tarihimize altın harflerle yazılan bu zaferi daima gururla anacak ve bu uğurda şehadete yürüyen şehitlerimizi ve gazilerimizi asla unutmayacağız. Onların emaneti olan ailelerine ve yakınlarına daima kapımızı ve gönlümüzü açık tutacak, taleplerini birer emir bileceğiz.

Karanlığın ve fitnenin kol gezdiği o gecenin şerrini, ezanlar ve salalar eşliğinde sabahın bereketiyle buluşturan rabbimize hamdolsun.

Kötülüğe karşı iyiliğin yanında, zillete karşı onurun ve izzetin yanında yer almayı nasip eden rabbimize hamdolsun.

Yerli ve yabancı tuzaklara karşı milletçe tek yumruk olmayı nasip eden rabbimize hamdolsun.

Kıymetli hemşehrilerim,

Bugün bizlere düşen, o destanı yazan demokrasimizin teminatı milli iradeyi geleceğe taşımaktır. Yine bizlere düşen bağımsızlığımızın güvencesi birlik ve beraberliğimizdir.

Bu duygu ve düşüncelerle; ülkemizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğü için canlarını veren 15 Temmuz şehitlerimizi ve tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle, gazilerimizi de şükranla anıyorum.

O gece darbecilere geçit vermeyen ve her yıl bu meydanda aynı sarsılmaz duruşu tekrar ederek ‘Zaferin Adı Türkiye’dir diye haykıran siz Cesur Bingöllü kardeşlerime teşekkür ediyor, en içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum.”

Vali Usta’nın konuşmasının ardından şiir ve kompozisyon yarışmalarında birinci olan eserler öğrenciler tarafından okundu, İl Milli Eğitim Müdürlüğü öğretmenlerinden “Kahramanlık Türküleri” seslendirildi.

Anma programında 15 Temmuz Sancak Koşusuna katılan yarışmacılara katılım belgeleri ile resim, şiir ve kompozisyon yarışmalarında dereceye girenlere hediyeleri Valimiz Dr. Ahmet Hamdi Usta tarafından takdim edildi.

Program, 15 Temmuz video ve slayt gösterileri, ilahi ve şiir dinletileri ve ‘Mehmet’e Ağıt’ adlı türkünün video gösterimi ile devam etti.

Son olarak, İl Müftüsü Orhan İmamoğlu tarafından yapılan duanın ardından saat 00.13’te tüm Türkiye’de aynı anda okunan salalar ile program sona erdi.